Arkadaşlık eden kişi, insanı birçok yönden etkileyebildiği için müslümanın, kiminle arkadaşlık ettiğine çok dikkat etmesi gerekir.
Bu konu önemli bi konu olduğu için, Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) bu hususta dikkat edilmesi gerektiğini bazı hadis-i şeriflerinde vurgulamıştır.
Bu hususla ilgili bazı hadis-i şerifler:
Hadis-i şerif meali: "Kişi arkadaşının adeti üzerindedir, o halde kiminle arkadaşlık edileceğine bakın" Yani kendinize, sizlere Dini veya dünyevi hususlarda (geçinmek için veya faydalı olan dünyevi bilgileri öğrenmek için) faydalı olacak kimseleri arkadaş olarak seçin.
Başka bir hadis-i şerif meali: "Arkadaş (belirli bir yöne) çeken birisidir, ya Cennete yada Cehenneme"
Öyle gençler vardır ki kötü alışkanlıkları yokken kötü alışkanlığı olan kişilerle arkadaşlık etmesi yüzünden (bu durum, kötü sıfatları olan bir kişiyle dahi arkadaşlık ederek de mümkündür) değişerek o kötü alışkanlıkları olan kişiler gibi kötü işlere başlamışlardır ve o işlere devam eder olmuşlardır.
Mesela bazı gençler daha önce ağzına bir damla içki bile almamışken kötü arkadaşların ısrar etmesi sebebiyle ikna olup içki içmeye ilk adımı atmıştır ve bununla da kalmayıp içki içmeye devam eder olmuşlardır. Sebep ise o kötü arkadaşlardır.
Dolayısıyla bu konuda Anneler ile Babalar evlatlarını aydınlatıp o kötü arkadaşlara karşı devamlı uyarmalıdırlar ve öyle arkadaşları var mı yok mu diye araştırmaları gerekir ki öyle bir arkadaşı olduğunu öğrendikleri takdirde evlatlarını o kötü arkadaştan koparabilsinler.
Bu görevi ihmal eden ebeveyn, bu ihmalkarlığın kötü neticesini uzun yıllar boyunca belki de bütün ömür boyunca çeker.
İnsanın Allâh'tan hakkıyla korkan bir insanla arkadaşlık etmesinin çok faydası vardır. Mesela böyle bir kişiyle arkadaş olan günahkar bir insan hata ettiğinde o hayırlı arkadaş onu (Allâh için sevmesi icabı olarak) uyarır ve düzeltmeye çalışır çünkü "Mümin, mümin kardeşinin aynasıdır" mealindeki hadise göre amel etmeye çalışır ve hatta kendisi gibi onun da Allâh'tan hakkıyla korkmasına vesile olabilir.
Ayrıca takva sahibi olan (bütün farzları yerine getirip bütün haramlardan kaçınan) bir insanla arkadaşlık etmenin bir faydası da şudur ki onunla arkadaş olan günahkar bir müslüman olabilir ki, dünyada öyle bir insanla (takva sahibi insanla) arkadaşlık etti diye Kıyamet gününde af edilebilir, bu mümkündür.
Bu blog sitesine yer verilen İslâmî bilgilerden, maalesef yanlış olarak bilgilenmiş insanların doğru bir şekilde bilgilenmeleri ve belirli bir zaman öncesinden beri ortaya çıkmış yanlış fikirlerin revaç bulmalarını sağlamak isteyen insanlara karşı Ehl-i Sünnet kaynakları doğrultusunda deliller sunularak reddiyede bulunmak suretiyle İslâmî hakikatlerin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Allâh rısazı için gayret bizden, hidayet ise Yüce Allâh'tandır.
Blog Arşivi
-
▼
2008
(47)
-
▼
Temmuz
(15)
- Sarf ve Nahiv (arapça dilbilgisi kuralları) ilmi h...
- "Tenviru'l-mikbâs min tefsiri ibni Abbâs" kitabı A...
- Bazı Mevlit kitaplarında geçen Dine aykırı ifadele...
- Salavât getirmek istenildiği zaman nasıl sevap kaz...
- Büyük olan bazı Alimlerin akaitle (inancın temelle...
- İlimsiz fetva vermenin, ahkam kesmenin hükmüne dair
- Seçilecek arkadaş nasıl olmalıdır?
- Kutlu Doğum münasebetiyle Almanyada meydana gelen ...
- "İtikatta İtimad" risalesinin bir kısmı (Hanefi bi...
- Kızgınlığın kötü neticesine dair
- Şeytandan korunmanın bazı yolları
- Vehhabiler Osmanlı Türkleri ve Peygamber Efendimiz...
- Dağıstani ve Nazım Kıbrısi'ye karşı uyarı
- Dini Bilgilerin usulünce nasıl öğrenilmesi gerekti...
- "CENÂP" kelimesini Allâh hakkında kullanmak caiz d...
-
▼
Temmuz
(15)
17 Temmuz 2008 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Burada Yayınlanan Bilgilerin Paylaşımı Hakkında
Burada paylaşılan bilgilerin, alıntılanarak başka bir sitede yayınlaması için izin almak gerekmez. Başka insanların yazmış olduğu faydalı bilgileri paylaşmak için Dini açıdan izin almak şart değildir. Önceki zamanda gelmiş alimler, kendi elleriyle kitap telif ederek emekleri daha çok geçtiği halde kitaplarının çoğaltılması hususunda bunun izinsiz olarak yapılamıyacağına dair bir hüküm vermemişlerdir. Çünkü bu İslâm Dinine göre caiz olan bir durumdur. Yani bir kitabın yazarından izin almaksızın o kitabı çoğaltan bir insan mahsurlu olan bir duruma düşmemiştir. Din adına aksini iddia edenler Dine aykırı bir söz söylemiş olurlar.
Ancak kişinin, başkalarına ait olan araştırmalarını kendine aitmiş gibi bir izlenim bırakması da uygun bir davranış değildir. Sözün kısası, başkalarının da faydalanması için alıntılanacak yazının kaynağı belirtilirse uygun olur. Böylece okuyucular diğer yazılardan da faydalanabilirler.
Ancak kişinin, başkalarına ait olan araştırmalarını kendine aitmiş gibi bir izlenim bırakması da uygun bir davranış değildir. Sözün kısası, başkalarının da faydalanması için alıntılanacak yazının kaynağı belirtilirse uygun olur. Böylece okuyucular diğer yazılardan da faydalanabilirler.
İletişim
Tekliflerinizi ve yazılmış hatalar varsa bu hususlarda ikazlarınızı şurayı: Profilimin tamamını görüntüle tıklayarak ilgili sayfada görüntülenen iletişim kısmındaki email adresi aracılığıyla iletebilirsiniz.
Hakkımda
- Nasûh Araştırmacı
- İlimsizce fetva verenlerin ve kafa karıştırcı bilgileri etrafa yaymaya çalışan birçok insanın önceki zamanlara nazaran oranla daha çok türediği bu zamanda Ehl-i Sünnet'in gerek arapça gerekse türkçe dilinde yazılmış olan kaynak eserlerinden yararlanmak suretiyle İslâmi hakikatlerin ortaya çıkması için müslümanların hizmetine yaptığım araştırmaları paylaşmak isterim. Yüce Allâh'tan niyetimi Kendisi için hâlis kılmasını, riyâkar olmaktan korumasını ve hâlis bir niyet üzerinde kalmamı nasip etmesini dilerim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder