Bu blog sitesine yer verilen İslâmî bilgilerden, maalesef yanlış olarak bilgilenmiş insanların doğru bir şekilde bilgilenmeleri ve belirli bir zaman öncesinden beri ortaya çıkmış yanlış fikirlerin revaç bulmalarını sağlamak isteyen insanlara karşı Ehl-i Sünnet kaynakları doğrultusunda deliller sunularak reddiyede bulunmak suretiyle İslâmî hakikatlerin ortaya çıkarılması amaçlanmaktadır. Allâh rısazı için gayret bizden, hidayet ise Yüce Allâh'tandır.

Blog Arşivi

9 Haziran 2008 Pazartesi

Usul ve Kelam alimlerinin mücessime ile müşebbihe (Allâh'ın cisim ve yaratıklarına benzer olduğunu kabul edenler) fırkası için yaptıkları açıklamalar


Dünyaca meşhur olup hak olan çeşitli mezhebin alimleri tarafından sözleri alıntılanan ve kabul gören imam Ebu Mansur AbdulKahir el-Bağdâdî, ilim ehli tarafından “Et-tabsiratu’l-bağdadiye” adı altında tanınan “Usulu’d-dîn” [1] isimli kitabında mücessime (Allâh’ın cisim olduğunu kabul edenler) ile müşebbihe’nin (Allâh’ı yarattığı şeylere benzetenlerin) hükmüne değinerek şöyle demiştir: “Horasanın Kerramiyye’den olan cismiyyesine (Allâh’ın cisim olduğunu kabul edenlerine) gelince, onları tekfir etmek vaciptir (gereklidir) şu sözleri söyledikleri için:

(haşa) “Allâh’ın sınırı ve nihayeti olduğunu”,
(haşa) “Herhangi bir şeyi kendisinde yokken varlığa gelen bir görmeyle gördüğünü”,
(haşa) “İşittikleri şeyleri kendisinde yokken varlığa gelen bir idrakle işittiğini” ve (haşa) “Kendisinde idrakın yokken varlığa gelişi olmasaydı herhangi bir sesi idrak etmiş ve görülecek herhangi bir şeyi görmüş olmazdı”
Onlar, kendileri için Allâh Teâlâ’nın Zatına hâdis olan (yokken varlığa gelen) şeylerin dahil olacağını mümkün bulmaları sebebiyle fesatlık çıkarmışlardır.” Burada sözü sona ermiştir.

İmam Ebu Mansur el-Bağdâdî “El-esmâu ve’s-sıfât” [2] isimli kitabında ise şöyle demiştir: “El-Eşari ve mutekellimun’un (kelam alimlerinin) en çoğu bidati küfür olan veya küfre yol açan her bidatçinin (kötü bidat sahibinin) tekfir edileceğini söylemişlerdir, (örnekler) mabudunun bir sureti olduğunu veya sınırı ve nihayeti olduğunu veya O’nun için hareketin ve durgunluğun mümkün olduğunu iddia edenler gibi.” Burada sözü sona ermiştir.

İmam Gazali, "El-iktisadu fi'l-itikad" isimli kitabında imam Ebu Mansur el-Bağdâdî'nin sözüyle uyuşmayan bir söz söyleyerek mutezile ve müşebbihe gibi ve diğer sapık fırkaların tekfir edilmemesinin uygun olduğunu ifade etmiştir.

Doğrusu şu ki imam Gazali bu hususta hata etmiştir. Dolayısıyla "El-iktisadu fi'l-itikad" isimli kitabında bu hususla ilgili söylediği sözlere güvenilmemelidir.

Burada hicri 429 yılında vefat etmiş, eşari olan büyük bir imamdan bahsediliyor. İmam Gazali ise sonra gelmiştir ve kendisi de eşaridir.

Ayrıca imam Gazali "El-Munkızu mine'd-dalal" isimli kitabında, önceden düştüğü ve sonradan döndüğü hataları olduğunu bildirmiştir.

[1] Usulu’d-dîn, Daru’l-kutubu’l-ilmiyye baskısı, Beyrut, s. 361
Osmanlı döneminin son Şeyhu’l-İslâmı olan Mustafa Sabri Efendinin vekilliğini yapmış olan Muhammed Zahid el-Kevserî de bu sözü benimseyerek “Makalat El-Kevserî” isimli kitabının Darus-selâm baskısı, Mısır, 260-261 sayfalarında imam Ebu Mansur el-Bağdâdî’den nakilde bulunmuştur.
[2] El-Kevserî, “Makalat El-Kevserî”, s. 261

Hiç yorum yok:

Burada Yayınlanan Bilgilerin Paylaşımı Hakkında

Burada paylaşılan bilgilerin, alıntılanarak başka bir sitede yayınlaması için izin almak gerekmez. Başka insanların yazmış olduğu faydalı bilgileri paylaşmak için Dini açıdan izin almak şart değildir. Önceki zamanda gelmiş alimler, kendi elleriyle kitap telif ederek emekleri daha çok geçtiği halde kitaplarının çoğaltılması hususunda bunun izinsiz olarak yapılamıyacağına dair bir hüküm vermemişlerdir. Çünkü bu İslâm Dinine göre caiz olan bir durumdur. Yani bir kitabın yazarından izin almaksızın o kitabı çoğaltan bir insan mahsurlu olan bir duruma düşmemiştir. Din adına aksini iddia edenler Dine aykırı bir söz söylemiş olurlar.

Ancak kişinin, başkalarına ait olan araştırmalarını kendine aitmiş gibi bir izlenim bırakması da uygun bir davranış değildir. Sözün kısası, başkalarının da faydalanması için alıntılanacak yazının kaynağı belirtilirse uygun olur. Böylece okuyucular diğer yazılardan da faydalanabilirler.

İletişim

Tekliflerinizi ve yazılmış hatalar varsa bu hususlarda ikazlarınızı şurayı: Profilimin tamamını görüntüle tıklayarak ilgili sayfada görüntülenen iletişim kısmındaki email adresi aracılığıyla iletebilirsiniz.

Hakkımda

İlimsizce fetva verenlerin ve kafa karıştırcı bilgileri etrafa yaymaya çalışan birçok insanın önceki zamanlara nazaran oranla daha çok türediği bu zamanda Ehl-i Sünnet'in gerek arapça gerekse türkçe dilinde yazılmış olan kaynak eserlerinden yararlanmak suretiyle İslâmi hakikatlerin ortaya çıkması için müslümanların hizmetine yaptığım araştırmaları paylaşmak isterim. Yüce Allâh'tan niyetimi Kendisi için hâlis kılmasını, riyâkar olmaktan korumasını ve hâlis bir niyet üzerinde kalmamı nasip etmesini dilerim.